“…Ancak şunu yapıyorum: Geride kalan her şeyi unutup ilerde olanlara uzanıyorum..”
(Filipeliler 3:13b)
Normal olarak bu sözcükleri okuduğumuz zaman, Pavlus’un geçmişteki günahları ile ilgili konuştuğunu düşünmeye eğilim gösteririz. Pavlus, bu günahların bağışlandığını, Tanrının onları arkasına attığını ve onları bir daha asla hatırlamayacağını biliyordu. Bu nedenle, Pavlus da geçmişteki günahlarını unutma ve
“geride kalan her şeyi unutup ilerde olanlara uzanarak Tanrının Mesih İsa aracılığı ile yaptığı göksel çağrıda öngörülen ödülü kazanmak için hedefe doğru koşma “
konularında kararlı idi.
Ben bunun bu ayet için hala geçerli bir uygulama olduğunu düşünüyorum. Ama Pavlus bu bölümde günahları hakkında düşünmüyor. Aksine, geldiği soy, daha önceki inancı, gayreti ve kişisel yasal doğruluğu gibi övünebileceği şeyler hakkında düşünüyor ve bu şeylerin artık kendisi için hiç bir şey ifade etmediğini belirtiyor. Onları unutma konusundaki kararlılığını ifade ediyor.
Bu konu bana, eğitim için Amerika’ya gelmiş olan adanmış Çinli müjdeci John Sung’ı hatırlatıyor. John Sung Çin’e gitmek üzere geri döner iken, Leslie Lyall şunları yazar: “bir gün, gemi yolculuğu sona ermek üzere iken, John Sung aşağı inerek kabinine girdi ve çantasından diplomalarını, madalyalarını ve kendisine verilmiş olan kardeşlik cemiyeti anahtarlarını aldı ve hepsini güverteden denize attı; atmadığı tek şey doktora diploması idi, çünkü onu babasının tatmin olması için babasına götürecekti. Bu diploma daha sonra çerçevelenerek onun eski evinin duvarına asıldı. Vaiz W.B. Cole yaklaşık 1938 yılında bu diplomayı orada gördü. Dr. Sung bir gün vaiz Bay Cole’ün bu diplomaya baktığını gördü ve şöyle dedi:
“Bunun gibi şeyler boş. Benim için hiç bir anlamları yok.”
“Eğer büyük Hıristiyan kariyerleri olacaksa, o zaman büyük fedakarlıkların da olması gerekir!”
Dr. Denney’in bu sözcükleri kendisi John Sung’ı düşünür iken yazılmış olabilirler. John Sung’ın kariyerindeki en büyük sır belki de budur: bu dünyanın çok değer verdiği şeylerden bu şekilde vazgeçebilmesi.
Tanrım Mesih’in Çarmıhından başka
Bir şey ile övünmemi yasakla, Rabbim.
Bana en çekici gelen tüm boş şeyleri
O’nun kanı uğruna feda ediyorum.
İnsanlar, geçici ve boş şeylere değer verirler. Bu gibi şeyler bir an için çekicidirler, sonra tozlanır giderler. Bizim tüm yüceliğimiz, Çarmıh’tır. Çarmıh, uğrumuza ölen ve tekrar dirilen Rabbimizi hoşnut edecek olan tutkumuzdur. Önemli olan tek şey, O’nun “aferin!” dediğini işitmek ve Tanrı tarafından onay görmektir. Ödülü kazanmak için her şeyden vazgeçmeye istekliyiz.