D. Sur’a İlişkin Önbildiri (26:1 – 28:19)1. Sur’un Yıkımı (26. Bölüm)26:1-2 Tanrı yargısının görüleceği beşinci kent, Sur’dur. Cezası 26:1’den 28:19’a kadar olan ayetlerde yazılmıştır. Ticarette üstün olan Sur, rakip kenti olan Yeruşalim’in düştüğünü öğrendiğinde, artık bütün işlere kendisinin sahip olacağını düşünerek sevinmişti! Yeruşalim bütün karasal ticaret yollarını denetimi altında tutuyordu. Yeruşalim’in düşüşünün anlamı, Sur’un, Mısır ve diğer güney ülkeleriyle daha çok iş yapacağı anlamına gelmekteydi. 26:3-11 Tanrı bu şehri terbiye etmek için pek çok ulusu kullanacaktı. 4-6’ncı ayetlerdeki önbildiriler fiziksel anlamda yerine gelmiştir. Önce krallar kralı, 1 Babil Kralı Nebukadnessar Sur’a karşı kuzeyden yola çıkmış ve saldırmıştır (7-11. ayetler). Kuşatma çok uzun sürmüştür; yaklaşık İ.Ö. 587’den 574’e kadar. Feinberg, bu ünlü kentin dayanmak zorunda kaldığı kuşatma türü konusunda canlı bir örnek verir:
26:12-14 Ama halk, mallarıyla birlikte Sur olarak anılan, kıyıdan uzak bir adaya kaçtı. Orada iki yüz elli yıl güvenlik içinde yaşadılar. Sonra Büyük İskender bu kenti kazarak ve molozları denize dökerek adaya bir geçit inşa etti. İskender’in askerlerinin bu eylemi (İ.Ö. 332) bu paragrafta tanımlanır. Yüz yıl kadar önce bir yolcu, Sur’un harabelerini, aynen daha önceden bildirildiği şekilde tanımlamıştı:
26:15-21 Sur’un düşüşüme ilişkin haberler diğer uluslar arasında dehşete neden olacaktı. Hayran oldukları bütün güzelliği yok olacaktı. Ama Tanrı, bizlerin de ait olduğu aynı krallığın bir bölümü olan, yaşayanlar diyarında sonsuz bir yücelik inşa edecekti. Sur asla yeniden inşa edilmedi; bu, 21’inci ayetin gerçekleşmesidir. Science Speaks adlı kitabında Peter Stoner Sur’la ilgili bütün ayrıntıları içeren, olasılık ilkesini kullanan bu peygamberliğin gerçekleşme şansının dört yüz milyonda bir olduğunu söyler. 4 |
Kutsal Kitap
1 Sürgünlüğümüzün on birinci yılı, ayın birinci günü RAB bana şöyle seslendi: |
1. Egemenliğine boyun eğmeleri için pek çok kralı zorladığından, Nebukadnessar’a bu unvan verilmiştir.
2. Feinberg, Ezekiel, s.149.
3. W. M. Thomson tarafından, The Land and the Book adlı eserden alıntı yapılmıştır, s.155.
4. Peter Stoner, Science Speaks, s.76.